Hatırladıkça kederleniriz, gülümseriz ; “Kırk yıl geçmiş aradan ayrı ,ayrı bitsin artık buluşalım deriz…” Umudun sönmediği ama tükenme noktasında olur insan dinlediğimiz şarkıları dinlerken…“Kırk yıl geçti…” Dile kolay kırk yıl geçmiş aradan, kimi zaman yaşamın meşakkati, kimi zaman mesafelermiydi bizleri ayıran. Aslında hiç biri değildi, biz baştan kaybetmiştik birbirimizi. O kadar genç ve masumduk’ki, kaderin oynadığı oyunun farkında bile değildik. Kendimize geldiğimizde ise çoktan yitirmiştik birbirimizi. Kırk yıl sonra buluşurken yürekler hala aynı heyecanı taşıyordu. Yürekler acı ile dağlansa da umut insanda olduğunu bizlere gösteren büyük bir özveri hikâyesiydi bu.
Yola çıktığımda kırk yıl görmediğim kaybettiğim can dostuma bir an önce kavuşabilmek, gözlerinin içine bakabilmek duygusu kaplamıştı yüreğimi. Dinlenmek mola vermek gibi hayti gereksimleri bile unutmuş sadece yola konsantre olmuştum.
Globalleşen dünyamızda iyi diyebileceğim tek şeyin: izlerini bir şekilde kaybettiğim Okumaya devam et