Konuşmayı,yürümeyi, ağlamayı, sevmeyi burada öğrendik. Ağbilerimizden, Ablalarımızdan zor gelen sevda anılarından. İçimize çektiğimiz sevdayı işte; adı Tepeköy olan bu mahallede öğrendik. Tepeköyümüzdü bize Anamızın ak sütü gibi bir sevdayı öğreten. Bahar Rüzgarlarının getirdiği yaren kokularıyla, Karşı kıyıda yaşanan aşk’lara benzemezdi bizim aşklarımız. Bir kere sever bir kere aşık oluruz derinden. Sevgimizde kutsaldır aşkımızda, taparız sevdamıza.
Yapmacık değildir duygularımız, Çam ormanlarının yaydığı hava gibi tertemizdir sevimiz. Biz bu mahallede doğduk, büyüdük bu Ada’da Tepe köyde öğrendik sevmeyi, aşkı, sevdalanmayı, tüm bunlar için öleceksek eğer ölürüz. Sabahlara kadar yıldızları sayarken, gizli sevdalarımızı sayıklardık. Bazen top sahasına yakın olurdu Toplanma yerlerimiz. Yoktu öyle buluşup oturup kahve içebileceğimiz yerler Tepeköyde. Zaten olsada kullanamazdık; çarşıda mevcut olan Pastahaneler’de bile gelmezdi bize sıra büyüklerden. Hele sevmenin ayıp, sevdanı anlatman suç sayılırken. Saygı engel olurdu ulu orta buluşmalara, elele dolaşmalara. Gizli, saklı kışın dondurucu soğuğunda el ele tutuşabilmek, göz göze gelebilmek; Hele bir Rum ailedense sevdalın ulu orta yaşanamazdı o sevda. En fazla Bir gazoz,bir gofret kışın ayazında biraz da sohpet. Öyle bira, Şarap yoktu bizim şaşkın bakkalda. Hoş bulundursa bile çekinirdik, bira, şarap, sigara gibi şeyleri sormaya. Bir kaç paket Bafra, Birinci bir kaç şişe kırmızı şarap için koşa koşa iner, koşa koşa çıkardık çarkıfelek yokuşundan.
Biz sevdamızı gizli gizli sevdik içimize çekerek. İçimizde yanan aşk dumanını ateşle karıştırırdık; kimseler anlamasın diye.Sevdamızdan bir başkasına ya abisin ya da kardeş, yazlıkçılar gibi aşık olmadık; her ay başka başkalarına. Okulumuza götürecek servis arabalarımızda olmadı, biz kar, yağmur demez yürürdük okulumuza, sevdalarımızla bacılarımızla. Severdik sayardık birbirimizi; Ya bir dost evinde, düğününde, yada top sahasında yapılan geleneksel adalar maç zamanı; oda uzaktan uzağa.
Bazılarımız mutlu oldu, bazılarımız´da dağıldı, hayat sevdalarımızıda götürdü aşklarımızıda. Aslında eğitti bizleri yüreğimizdeki inanç, sonuna kadar insan sevmeyi , dost kalmayı, burada bu mahallede bu Ada’da Tepeköyde öğrendik. Kimimiz direndik kaldık, kimimiz göçe zorlandık. Kalanlar göç edenleri, göç edenler kalanları hiç mi hiç unutamadık.Başka başka diyarların kaldırımlarını arşınlasakta, bastığımız yeri titretecek kadar kararlı, Büyükadalılar’dık biz. Gönlümüz hala Tepeköy’de, sevgimiz, dostluklarımız, aşklarımız, sevdiğimiz sevdalarda çakılı kaldı Büyükadaya. Biz doğup büyüdüğümüz, yürümeyi öğrendiğimiz sokakalara, sevdamıza hiç ihanet etmedik.
Memoş
20.12.2010
Aşk ve sevdanın kıymetli olduğu devirde hele ki Büyükada da yaşamak ….çok güzel olmalı ❤